Belirlenen açık deniz alanından tarama işlemi sonucunda elde edilen malzeme, borularla boşaltılmak üzere dolgu sahasına taşınacak. Dip tarama faaliyetleri 40.000 m3 kapasiteli bir Sürüklemeli Emme Sekmeli Tarayıcı kullanılarak gerçekleştirilecek. Tarama faaliyetlerinde yaklaşık 5 milyon m3 malzeme çıkarılması bekleniyor. Tarama faaliyetlerinin 200 gün sürmesi planlanmakta olup günlük üretim hızının 25.000 m3 olması bekleniyor.
Tüm modelleme çalışmaları ARTI Proje tarafından, DHI'nin son teknoloji sayısal modelleme yazılımı MIKE21 kullanılarak gerçekleştirildi. Çalışmalarımızda şunları amaçladık: tarama ve dolgu alanlarının hidrodinamik bir modelini hazırlamak, mevcut rejimi belirlemek, tarama faaliyetleri sonucunda ortaya çıkacak bulanıklığın yayılımını gösteren simülasyonlar oluşturmak, bu faaliyetler sırasında askıda kalan
sedimentasyonun mekansal değişimini belirlemek ve elde edilen bulanıklık seviyelerini önceden belirlenmiş izin verilen sınırları göz önünde bulundurarak değerlendirmek.
Khalifa Limanı'nın genişletilmesi, Abu Dabi limanlarının Abu Dabi 2030 Ekonomik Vizyonu kapsamında atılacak ekonomik genişleme ve çeşitlendirme adımlarında oynadığı rol açısından kilit bir öneme sahipti. 2012'deki ilk denize indirme faaliyetinden bu yana Khalifa Limanı, tersane ve rıhtım bölümlerinde tam kapasiteyle hizmet verdi ve kargo hacminde sürekli olarak önemli büyüme sağladı. Halihazırda müşterilerine hizmet sunan Khalifa Limanı'nın genişletilen altyapısı sayesinde gemi boyutlarındaki büyüme trendi ile artan denizcilik ve liman sektörü taleplerini de karşılaması bekleniyor.
Müşteri: Blue Sea Consultants Est.
Yüklenici: National Marine Dredging Company (NMDC)
(NMDC), faaliyetler sırasındaki bulanıklık seviyelerini sürekli olarak izlemeyi planlıyor. Proje alanı çevresinde, Ras Ghanada Mercan Resifi, EGA Deniz Suyu Alımı Tesisi ve Al Taweelah Elektrik Santrali Deniz Suyu Alımı Tesisi gibi askıda kalan sedimentasyon ve tortu tabakası seviyelerinden etkilenebilecek hassas alıcılar bulunuyor. Bu konumlarda oluşabilecek, ortam seviyelerinin üzerindeki herhangi bir bulanıklık artışının kesinlikle önlenmesi gerekiyordu.
Büyük ölçekten başlayan bir modelleme metodolojisi benimsendi. Proje sahasının yakın çevresiyle ilgili daha ince detayların öğrenilmesi amacıyla tüm körfez alanı bu metodoloji temel alınarak modellendi. Bu kademeli yaklaşımın uygulanması mühendislere hem hızlılık hem de kontrol sağladı ve doğru bir simülasyon oluşturulmasına yardımcı oldu. Tüm model çalışmaları ARTI Proje tarafından, şirketin kendi olanakları kullanılarak gerçekleştirildi.